50 CENT RAMİZ İÇİN YARIŞTI

Ramiz'i ilk olarak 1998 yılında Cabbar'la beraber kurduğu Sözlü Taarruz grubuyla tanıdık. Sözlü Taarruz adı altında yayınladığı 2 albüm ve sayısız konserle adından sıkça söz ettirdi. Ardından Tuzak'la birlikte Ondaon adı altında yeni çalışmalarla rap hayatını devam ettirdi. 2001 yılında Yılın En İyi Rap Grubu ödülüyle kariyerini süsleyen Ramiz 2003'te de Yılın En İyi Çıkış Yapan Grubu ödülünün sahibi oldu. 2005 yılında İstanbul Attack bünyesine katılan Ramiz İstanbul Attack adı altında da ödüle doymadı ve grubuyla En İyi Grup ile Hiphop Onur Ödülü'nü aldı. Sınav, Taşların Sırrı gibi yapımların soundtrack albümlerinde de yer alan Ramiz şu anda kendi albümü üzerinde yoğunlaşmış durumda. Hazırlık aşaması biten ve yayınlanması için maddiyat gereken albüme geçtiğimiz günlerde dünyanın en çok kazanan Hiphop sanatçısı 50 Cent'ten destek geldi. Ramiz için Acun Ilıcalı'nın programında yarışan 50 Cent kazandığı ödülün tamamını Ramiz'e verdi. Ramiz ile bu yapımın perde ardını, o gece orada yaşananları, neler hissettiğini ve 30.000 YTL ödül ile piyasaya sürmeyi planladığı albüm hakkında Hiphoplife olarak bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar dileriz. Bir kaç gün önce Acun Ilıcalı'nın yapımcılığında gerçekleştirilen "Var Mısın Yok Musun" adlı televizyon yarışmasında tüm gözleri üzerine çektin. Yarışma sabahı ve ertesi günü yaşadığın hisleri paylaşır mısın ? Ertesi gün yaşadıklarım tarif edilemeyecek kadar güzeldi. Özellikle binlerce destek mesajı beni inanılmaz motive etti. Rapi zibidi tarzı gibi gören insanlar, artık rape bayıldıklarından bahsediyordu. Bu inanılmazdı. O gece önyargılar kırıldı ve antipatik görenler bile raple coştu. Sokaklarda uyuşturucu satıcıları ile büyümüş, yakınlarını henüz daha küçük yaşta kaybetmiş ve hayatının her anında zorluklarla mücadele etmiş olan 50 Cent senin hayat hikayenden etkilenmiş. 50 Cent'i etkileyen hayat hikayenden bahseder misin ? Bugüne kadar asla hayat öykümden bahsetmedim.Hep müziğimle var olmak istedim. Kimi zengin dedi,kimi ise ukala. Kulak asmadım. Dedikodulara cevap vermek yerine durmadan rap yaptım. Kimseye kulak asmadım. Konuşmak için erkendi. Ama 50 Cent'le beraber insanlar hayat hikayemi merak etmeye başladı.Ben 1982 yılında Bulgaristan'da doğdum. Orda azınlık Türkler olarak yaşıyorduk. Türkçe konuşmak yasaktı. Konuşanı hapse atıyorlardı. En yakın arkadaşımın babası eline ayyıldız dövmesi yaptırdığı için hapse girdi. Her gün okul çıkışında onca insanın içinde polisler arkadaşımın sünnetli olup olmadığı kontrol ediyordu. Sünnet de yasaktı. Pek çok akrabamız ve yakınımız Belena kampına gitti ve bir daha haber alamadık. Gizli sünnet edildim ve sünnet eden kişi hapse atıldı. Daha buna benzer pek çok olay yaşamak zorundayken, 1989 yılında Türkiye'ye göç hakkımız doğdu. Mutluyduk, eşyalarımızı topladık bir tane arabamız vardı Lada markalı onunla yola koyulduk. Yolda Bulgar polisi bütün eşyalarımıza ve paramıza el koydu. Ben, annem, babam ve kardeşim Türkiye'de Silivri'deki 1978 göçmeni akrabalarımıza yerleştik. Hiç unutmam, dayımın verdiği ilk harçlığımızı kardeşimle beraber babama verdik. Adını taşıdığım dedem Ramiz kısa sürede strese dayanamayıp rahmetli oldu. Bir kaç yıl sonra ise 34 yaşındayken amcamı kaybettik. İstanbul Güneşli'ye yerleştik ve 18 yıldır orda yaşıyorum. İnsanlara Bulgar olmadığımı öğretmek hiç de kolay olmadı. Türkiye'ye geldiğimde okumaya tekrar 1. sınıftan başladım. Çünkü daha önce kiril alfabesi ile okuma yazma öğrenmiştim. Aileme çok şey borçluyum. Zor günleri aşmayı beraberce başardık. Kısaca anlattım, umarım yeterli olmuştur... Piyasada bu kadar çok albüm çıkarmak isteyen isim varken senin Acun Ilıcalı ile bağlantı kurup da para ödülünün sahibi olarak seçilmen nasıl gelişti ? Piyasada bu kadar çok albüm çıkarmak isteyen isim varken Run Dmc'den beri rapi dinleyen ve pek çok insandan daha çok rap bilgisi olan Acun Ilıcalı, benim rapimi çok beğenmiş. Özellikle Var mısın Yok musun'a Gece Yolcuları'yla katıldığımızda enerjimi çok beğendiğini söylemişti. 50 Cent olayı olmadan önce Acun Ilıcalı beni ofisine davet etti ve şarkılarımı dinledi. Ve bana şarkılarımı çok sıcak bulduğunu ve 50 Cent'i benim için yarıştırmak istediğini söyledi. Yani burada şunu anlatmak istiyorum. Orda Acun Ilıcalı "50 Cent bir rapçiye destek olsun ve bu rapçi kim olsun?" demedi. Ramiz'i çok beğendim 50 Cent Ramiz için yarışsın dedi. Ben Acun Ilıcalı'ya raplerimi dinletmeyi başarmasaydım 50 Cent aldığı parayı raple alakasız bir yere bağışlayacaktı. Bu yüzden kimse kendi kendine bir seçme yapıldı ve Ramiz kazandı, bizim haberimiz bile olmadı diye düşünmesin. Bu arada albüm çıkarmayı istemeyen pek çok insan olabilir. Biliniyor ki piyasamızın en büyük handikapı dinleyicinin az olması, herkesin üretici olması. Aslında bu kötü bir şey değil. Ama herkesin albüm sevdalısı olması sürekli başkalarına kıskançlık duymasını gerektirmemeli. Ben solo albümüm için 60 tan fazla track yaptım ve bunu en iyi bilenlerden biri de Eray'dır. Ben bu parçaları reklamım olsun diye internetten de vermedim. Ben sadece en iyisi olsun diye gece gündüz çalıştım. Tarzım çok değişti, anlayışım da öyle. Yarışma gecesine gelecek olursak, o gecenin Türkçe rap ve senin açından önemi nedir ? O gecenin o kadar çok önemi var ki saymakla bitmez. Türkiye'de o gece reyting rekorları kırıldı. Rape antipatik bakan insanların önyargıları kırıldı. Binlerce insan bana "siz rapçilere haksızlık etmişiz. Meğer mükemmel bir şeymiş."gibi mesajlar attı. 50 Cent beni çok beğendiğini ve inanılmaz şaşırdığını söyledi. Sahne enerjimi, parçamı, rapimi ve alçak gönüllüğümü çok takdir ettiğini söyledi. Bir dünya starı bir Türkçerap şarkısında "if you like it,just pu your hands up"(beğendiysen, sadece elini kaldır) dediğimde, elini kaldırdı ve keyifle ritim tuttu.Gözüme bakarken gözleri parlıyordu. Lloydbanks ve Tony Yayo parçada inanılmaz eğlendi ve eşlik etti. Ben Lloydbanks ve Tony Yayo diye bağırınca 50 Cent şaşkınlıkla arkasına baktı.Çünkü normalde kuliste duran LloydBanks ve Tony Yayo parça çalınca koşarak stüdyoya geldi. Bütün dünyadan mesajlar geldi. Danimarka, Almanya, Amerika, Brezilya, Kanada, Fransa, İngiltere, Hollanda ve daha pek çok ülke. Herkes bana şarkıyı nerden bulabileceğini soruyor ve Türkçe’nin inanılmaz bir dil olduğundan bahsediyor.Rapimi ve Türkçerap’i övüyor. Türkiye'deki seyircinin katılımına bayıldıklarını söylüyor.50 Cent gibi bir starın raplerinin altında ezilmediğimi söylüyor. Emre Baransel bana "iyi ki sen çıktın ve söylediklerinle biz eski rapçilerin hislerine tercüman oldun,sağlam rapinle milleti coşturdun,başkası çıksaydı ya da yeni yetme biri çok üzülebilirdim" diyerek tebrik ediyor. Fresh B, Mihenk Taşı, Beto ve Deep Sound, Rapozof, İstanbul Attack'tan Timur, Lewo, Emir, CashFlow, Sami ve daha pek çok rapçi kardeşimiz gurur duyduklarını söylüyor. Çekememezlik değil de artık destek ve barış rüzgarları esiyor. Gece Yolcuları, Rebel Moves, Cem Özkan, Bora Uzer, Zaga Band, Best Fm den Arıza gibi sanat camiasının önemli isimleri gururlandıklarını söylüyor. Var mısın Yok musun ekibi gördükleri en başarılı program olduğunu dile getiriyor. Sizce Türkçerap bu gece neler kazandı? 50 Cent'in senin idol’ün olduğunu söyledin yarışmada. Kendisiyle tanışmış birisi olarak kafandaki 50 Cent ile karşındaki 50 Cent beklediğin gibi mi çıktı ? Öncelikle bende de herkes gibi önyargılar vardı. Kaprisli ve haklı olarak ukala olabileceğini düşündüm. Ancak karşımda bambaşka bir şey buldum. Sevecen, sıcak kanlı, samimi ve umulmayacak kadar net bir insan gördüm. Dürüst olalım müzik yapıyoruz. Ve ben de duruşumla ilgili bazen çelişkilere düşüyordum. Ancak gördüm ki asıl olan olduğun gibi davranmakmış. Nitekim öyle davranıyordum ama 50 Cent'i görünce, "acaba çok mu iyi niyetliyim" yaklaşımımın yanlış olduğunu öğrendim. Siz müziğinizi iyi yapınca gerisi teferruat oluyormuş. Özellikle basın toplantısı için kameraların karşısına oturduğunda ben pencereden ona bakıyordum ve uzaktaydım. Fakat onun bana bakması ve uzaktan selamlaşmamız, aynı şekilde Lloydbanks'le bunu yaşamam beni çok mutlu etti. Ve Tony Yayo'nun etrafında o kadar görevli varken, ahşap sandalyelerin içinden birini çıkarması ve sırtında 20 metre taşıdıktan sonra koyup oturması, ne kadar alçak gönüllü olduklarını bana gösterdi. 50 Cent'in İstanbul'la ilgilenmesi, Acun Ilıcalı'yla kırk yıllık arkadaş gibi olmaları, benden çok şey beklediğini görmek, bendeki çok güzel etkilerdendir. Yarışma günü stüdyodaki atmosferden bahseder misin biraz ? İnanılmazdı.Yarışmadan önce bütün yarışmacılar dua edeceklerini ve mavi açmak istediklerini söylediler. Parçayı ilk söylediğimde reklam arası verildi ve yarışmacılar parçaya bayıldıklarını söylediler. Rapçi kardeşlerim bir saniye oturmadılar. Gecenin tadını çıkarmasını bildiler. Rüya gibi bir geceydi. Acun Ilıcalı'nın Run Dmc den tüm detaylarıyla bahsetmesi gözlerimi yaşarttı. O gün stüdyoda meydana gelen ancak ekranlara yansımayan bir olay oldu mu ? İnanılamayacak kadar büyük bir ilgi vardı ve İzlediklerinizin dışında dışarıda kalan seyirciler biraz tansiyonu yükseltti ama Acun Ilıcalı onların da gönlünü almayı bildi. Ve kusursuz, kesintisiz bir gece geçti. Bazı dinleyiciler programdaki hareketlerini ve söylediklerini "Ramiz'e yakıştıramıyoruz" şeklinde yorumladılar. Sen bu konuda neler düşünüyorsun ? Gülüyorum. Çünkü bunun söylenmesi ilginç. Ters gelen ne olabilir?Orda cool görünme derdimin olmayışı mı? Evet özümde çok sevecen bir insan olduğumu beni tanıyan herkes bilir. Orda para almam mı ters ya da 50 Cent'ten destek görmem? Ona olan saygımı göstermem, otururken ve kalkarken dikkat etmem mi? Ona bir hayran gibi yapışık bir vaziyette ekran karşısında durmayı tercih etmemem mi? Başka bir yerde oturmam mı? Yoksa Hamdi bey "ne kadar para lazım?"dediğinde "ne kadar çok olursa o kadar iyi" demem mi? Ben o parayı yemek için değil adam gibi albümü dağıtmak için, iyi bir basın danışmanına harcamak için, iyi klipler çekmek için istedim.Yiyip içmek için değil. Ayrıca ben o lafı söyleyince 50 Cent’in bana bakışını görmeliydiniz. Kesinlikle haklısın der gibi baktı ve "that's true" dedi. Gecenin sonunda 50 Cent bana müziğinle, alçak gönüllülüğünle, açık sözlülüğünle çok doğru bir insan olduğunu gösterdin dedi. Acun Ilıcalı "sana olan güvenimi boşa çıkarmadın ve beklentilerimin fazlasını ortaya koydun. Ekranda çok sempatik göründün ve kendini, Türkçerap’i eminim ki herkese sevdirdin." dedi. Binlerce insan arkandayız rapi Türkiye'de 1 numaralı tarz yap gibi mesajlar attı. Ben 30000 Ytl. aldıktan sonra. Paradan daha önemli şeyler de var. Tüm Türkiye sırtıma çok büyük bir yük, sorumluluk bıraktı artık daha da iyi parçalar yapıp Türk insanının beklentilerinin karşılığını vermeliyim dedim. Bütün bunlar yanlış mıydı? Tabi ki her şeyim %100 doğruydu demiyorum. Ama ayrıntılara takılmak yerine bu güzel gelişmelerin tadını çıkarın. 50 Cent, Acun Ilıcalı ve tüm Türkiye yakıştırdı da kimler yakıştıramadı anlamadım. Orda somurtup dursaydım, cool olmak gibi ergenlik triplerine girseydim insanlar Türkçerap’ten daha da tiksinirdi. Herkes rahat olsun. Unutulmamalı ki Ceza gibi önemli bir rapçiye de bir reklam yüzünden söylenmeyen kalmadı. Artık insanları çekememezlik tribinden çıkartmak lazım. Artık birbirimize destek zamanı. Artık bu önyargıları kıralım. Bunu başarırsak inanın piyasamız Amerika’dan sonraki en büyük piyasa olacak. Türkçerap’te uzun bir kariyerin olduğunu biliyoruz. Gerek “OndaOn” gerekse “İstanbul Attack” adı altında zaten albümlerin de bulunuyordu. Bu referanslara rağmen hazırladığın albümü çıkarmak için sence 50 Cent'e ya da böyle bir yarışmaya ihtiyacın var mıydı ? Ben askerden geleli 2 yıl oldu. 2 yıldır albümümü yapıyorum ve çıkaramıyorum. İstesem sırf bandrollü albüm çıkarmış olmak için verirdim bir yere çıkardı. Ama ben kendim ve Türkçerap camiyası için daha büyük hedefler peşinde koştum. İşin layıkıyla olması için sabrettim. Derdim ünlü olmak olsaydı çoktan X plak şirketine verirdim. Ama buradan gençlere şunu söylemek istiyorum. Müzik sektörü krizde. Bırakın beni Türkiye'nin çok ünlü müzisyenleri bile albüm çıkartamıyor. Uzaktan her şey toz pembe ama içine girince bambaşka. 2 yıldır albüm olsun diye ne bir yerde çalıştım ne de başka bir işle uğraştım. Bütün paramı şarkılarıma harcadım. Ama unutmayın ki ben de bir insanım stüdyoya gitmek için yol parasına ihtiyacım vardı. Yemek yemem lazımdı. Peki bunların parasını nereden bulacağım. Herkes internetten indiriyor albümleri. Peki ben nasıl klip çekebilirim. Plak şirketleri satış olmadığı için klip çekmiyor. Evet geçmişimde bu kadar albüm yaptım. Ama biliyor musunuz ki daha önce 4 kere solo albüm hazırladım ve çıkartamadım? Hatta birini Almanya'da hazırladım. Ama nihayet rüyama çok yakınım. Türkçerap camiamıza süper bir solo albüm kazandırmak üzereyim. Şimdi bölünme değil birleşme zamanı. Eğer istediğim yere ulaşırsam da yetenekli ve karakteri sağlam kardeşlerime albümler yapmak istiyorum. Piyasamızı genişletmemiz lazım. Bazıları, Ramiz 50 Cent'ten destek almasaydı, gerek yoktu diye düşünebilir. Ama 50 Cent bana "ben çok yetenekliydim, ama Eminem beni keşfedene kadar kimse beni tanımıyordu" dedi.Eminem destekleyince başardım dedi.Ve Eminem'den 2 milyon dolar aldığını söyledi. Bugün kazandığım para bu kadar büyük olmasa da gün bu başarıyı paylaşma günüdür. 50 Cent Amerika'dan senin için yarışmaya geldi ve kazandığı 30000 Ytl'nin tamamını sana verdi. Bu aşamadan sonra para senin kontrolünde. Bu parayı nasıl harcamayı düşünüyorsun, daha önce de bandrollü albüm çıkarmış birisi olarak bir bütçe planı yaptın mı ? Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ısrarla. Ben şahsım adına hiç bandrollü albüm çıkartmadım. Hep grup projeleri ve düetlerde yer aldım. Evet bir bütçe planı yaptık. Bu para klip ve albüm tanıtımı için kullanılacak. İnşallah Türkçerap'e süper bir albüm hediye edebiliriz. Bu paranın her kuruşu rape harcanacak. Kimsenin kuşkusu olmasın. Ama şunu unutmayın Pop piyasasındaki sanatçılar anlaşmalarında en az 100000 doları sadece albümün tanıtımı için alıyor. Bu yüzden göz önündeler. Biz de bu parayı en verimli şekilde kullanmak üzere bütçe planımızı yaptık. Tabi Acun Ilıcalı "bu para çok olmadı ama ben destek vereceğim" dedi. Bu da benim için ve Türkçerap için çok önemli. Bu para ve albümün ile hedeflediğin nokta neresidir ? Olabilecek en iyi yer. Bunun için uykumdan ve özel hayatımdan çalıyorum. O gün orada albümünden şarkılar seslendirdin. 50 Cent müziğini beğendi mi ? Orda herkes gördü zaten ne kadar sevdiğini. Çok şaşırdı ve çok eğlendi. Bu kadarını hayal bile etmediğini söyledi. LloydBanks ve Tony Yayo'da aynı şekilde şarkılara bayıldı ve eşlik etti. Yarışmanın ardından gerek yakınlarından gerekse medyadan gelen tepkiler nasıldı ? Yakınlarım ilk defa yaptığım işin ciddiyetine bu kadar inandı. Medyada herkes 50 Cent'i, beni ve Türkçerap’in başarısını konuşuyor. Televizyon ve gazetelerden röportaj teklifleri aldın mı ? Bu tekliflerin albümün tanıtımına nasıl bir etkisi olacağını düşünüyorsun ? Evet pek çok yerden teklifler alıyorum. Ama televizyonlara aldanıp vakit kaybetmektense albümü bitirmeye kilitlenmeyi tercih ederim. Ünlü olmak peşinde değilim. Derdim iyi albüm yapmak. Sonra zaten her şey kendiliğinden olur. Anlatacak bir albümüm olur. Bu arada tabiki bazı röportajları değerlendiriyorum. Ama bütün vaktimi röportajlara harcamanın yanlış olduğunu düşünüyorum. Çünkü insanlar albümü bekliyor. Çok düşük miktarda bir para ödülü de kazansaydın sanırım o gece kazanan yine sen olacaktın. Artık milyonlar tarafından tanınan, milyonlar tarafından şarkıları dinlenen birisisin. Para ödülü kazanamasaydın da bu yarışmadan sonra talihinin döneceğini düşünüyor muydun ? Kesinlikle. Bu gece sadece ben değil camiamız da çok şey kazandı. Evet milyonlarca insan izledi ve çok beğendi. Ama önemli olan bunu başarıya dönüştürmek. Süper bir albüm yapıp, yeni yetenekleri de destekleyince hep beraber çok şeyi başarabileceğimize inanıyorum. Herkesin merak ettiği ve 50 Cent'in desteği ile yayınlanacak olan albümün oluşum aşaması hakkında bilgi verebilir misin ? Şuan Türkiye'den ve dünyadan pek çok isimle düet var. Soundumuz kesinlikle dünya standartlarında. Bütün arabalarda, radyolarda ve klüplerde rahatlıkla çalınacağına inanıyorum. Düet için kapısını çaldığımız herkes şaşkınlıkla ve mutlulukla bize geri dönüş yapıyor. Hayatımda ilk defa sounduma bu kadar çok güveniyorum. Yakında ilk snippet kardeşlerimizin karşısında olacak. Albümde gerek altyapılar gerekse düet olarak kimlerle çalıştın ? Bugüne kadar Amerika, Almanya, Portoriko, Küba ve Türkiye'den bazı isimlerle düet yaptım. Tam olarak hangilerini yayınlayacağımıza karar vermediğimiz ve yeni isimlerle de düetler olacağı için henüz erken konuşmak istemiyorum. Altyapılarda ben varım, Cem Özkan var, Bora Uzer var ve henüz netleşmeyen birkaç isim var. Albümde bazı şarkılarda İngilizce okuduğunu görüyoruz. Bugüne kadar senden böyle bir şey duymamıştık, bu değişimin sebebi nedir ? Az önce söylediğim gibi artık bakış açımı çok değiştirdim. Ciddi anlamda aksan çalıştım. Bunu yapmaktaki amacım da şudur. Amerika’dan sonra en çok tanınan rap piyasası Fransız rap piyasasıdır. Bunun sebebini araştırdım ve bizim piyasamızı nasıl geliştiririz diye düşündüm. Gördüm ki dilleri konusunda çok katı olan Fransızlar bile bazı yerlere İngilizce söz koyuyor. Aynı şekilde Almanlar'da. Tabiki asıl olan Türkçe yapmaktır. Bu yüzden çok az İngilizce kullanıyorum. Ve herkesin ilgisini çekiyor. Bütün dünya en azından ne anlatıldığını anlıyor. Ben de bunu neden yapmayayım dedim ve yaptım. Geri dönüşleri inanılmazdı. Rapimin çok küçük bir kısmında İngilizce kullanıyorum. Tüm dünyaya Türkçerap’in bu şekilde daha da sıcak hale geleceğine inanıyorum, amaç yabancıların da ilgisini çekmek. Nitekim bunu ilk yapan kişi de ben değilim Türkiye'de İngilizce nakaratlar daha önce de yapıldı. Biliyoruz ki Eminem'in keşfedilmesi Dr. Dre'nin eline geçen bir Eminem demosu ile ve 50 Cent'in keşfedilmesi de Eminem'in eline geçen bir 50 Cent demosu ile oldu. Yarışma günü sen de 50 Cent'e bir demonu verdin. Demoyu verirken aklından neler geçiyordu ? Arkadaşlar tabiki her şeyden önce heyecanlıydım. Dürüst olmak lazım. Ama 50 Cent bana kesinlikle dinleyeceğim dedi. Zaten gelmeden önce de beni dinlemiş hayat öykümü beğenmiş ve bu yüzden kabul etmişti benim için yarışmayı. Destek almaktan asla utanmam. Dünyadaki bütün büyük rapçiler destekle bir yere geldi. Kimse de destek almaktan ve vermekten çekinmesin. Hiphop camiası olarak gerek üreten kesim gerekse tüketen kesim nedense elde edilen bir başarıya yüzde yüz ortak olamıyor. "Keşke" ile başlayıp da başarı ile hayata geçen bir çok proje gerçekleşmeden önce el üstünde tutulurken gerçekleştikten sonra belli bir kesim tarafından karalanıyor. Sen camiamızdaki bu tutarsızlığı neye bağlıyorsun ? Dostlar. Öncelikle gördüğüm kadarıyla insanlar Mc lerin karakterine önem veriyor. Bu bence çok yanlış. Genelde herkes kendi kankasını destekliyor. Biriyle sorun yaşadıysa onu karalıyor. Böyle yaparak bir yere varılmaz. Sevmediğimiz birine iyi rapçi diyebiliyorsak o zaman bu işe profesyonel olarak bakabiliyoruz demektir. Biri başardığı zaman hemen laf sokuluyor, yerden yere vuruluyor. İşte bir tek bu yüzden kaybediyoruz. Ben başka ülkelerde böyle bir şey görmedim. Bazen kavgalarımız Gülben Ergen-Hülya Avşar kavgalarına benziyor ve popçular bile bize gülüyor. Herkes birilerini eleştiriyor. Artık eleştiriyi bırakıp rapin tadını çıkarmak lazım. Girin bakın hangi yabancı rap sitesinde rapçiler eleştirilmiş? Sevmediğini karalamak yerine sadece dinlememek lazım. Çünkü karalarsak o kişinin sevenlerine haksızlık etmiş oluruz. Artık bu ülkede iyi rap yapılıyor, bunu sadece kendim için söylemiyorum. Ama artık arkasında durma zamanı. Ben yıllar önce Memphis Tennesee den bir rapçiye rapimi dinletmek istemiştim. O da bana ben British hiphop bile dinlemem, Almanca rapi sevmem, Fransızca çok az rapi dinledim, Türkçe berbattır dinletme üzülürsün demişti. Ben ısrarla dinletince de inanamamış ve bayılmıştı. Sonra o kişiyle düet yaptık. Demek ki iyi rap yapılıyor melekette. Eleştirmek neden? Eleştirmek reflex olmuş bir yerde, özellikle de yıkıcı eleştiri. Bu alışkanlıktan kurtulmak lazım bence. Çünkü birini eleştiriyorlar ve aynı üslup ile eleştiriliyorlar. Ve patinaj misali bu kadar sağlam raplerle yerimizde sayıyoruz. Son söz senin. Gün Başarıyı paylaşma ve güçlenme zamanı. Birbirimize destek zamanı. Tüm ön yargıları bırakıp başarma zamanı. Vakit kaybetmeden, demir sıcakken şekil alır misali. Milyonlarca insan Türkçerap i izleyip bayılmışken biz birbirimizi yemek yerine bunu başarıya çevirip Türkçerap’i bu ülkenin en iyi tarzı yapmalıyız. Sadece bir kaç kişiyle pinpon maçı gibi bir oraya bir buraya değil de bir sürü rapçiyle tüm Türkiye'nin bildiği bir piyasa haline dönüşüp tüm Türkiye'yi şaşırtmalıyız. Online: www.ramizbayraktar.com MySpace: www.myspace.comramizbayraktar Forumda Yorum Yapmak için Tıklayınız...